8 yaşında beyin ölümü gerçekleşti; böbrekleriyle Berra ve Emine’ye hayat oldu
Kentte, 17 Haziran’da geçirdiği trafik kazası sonrası Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan 8 yaşındaki R.M.D.’nin beyin ölümü gerçekleşti. Organ Nakli koordinatörleri Sahriye Keskin, Kerem Selimoğlu ve Rafet Oflaz’ın girişimleriyle R.M.D.’nin ailesi, çocuğun organlarının bağışlanmasına karar verdi.
Çocuğun karaciğeri, böbrekleri ve korneaları alındı. Karaciğer ve kornealar İstanbul’daki özel hastaneye, böbrekleri ise Bursa Uludağ Üniversitesi Hastanesi’nde organ bekleyen hastalara nakledilmek üzere gönderildi. Böbreklerin, tahlillerde, dokularına uygun olan Berra Nağış ile Emine Delice’ye nakline karar verildi.
BÖBREK KARDEŞİ OLDULAR
Telefonla ailelerine ulaşılıp hastaneye çağrılan Nağış ve Delice, hazırlanıp aynı anda ameliyata alındı. Böbrekler, Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Dönmez, Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Doç. Dr. Kadir Ömür Günseren ve Doç. Dr. Çağatay Çiçek’in operasyonuyla hastalara nakledildi. Böbrek kardeşi olan Nağış ve Delice’nin, ileriki günlerde taburcu olması bekleniyor.
‘BİR TARAFTA ÜZÜNTÜ, DİĞER TARAFTA SEVİNÇ’
Trafik kazası geçiren çocuğun, organ bekleyen 2 genci hayata bağladığı söyleyen Prof. Dr. Osman Dönmez, “18 Haziran’da, 1 hastanın 2 böbreği, ‘Kronik böbrek yetmezliği ‘ teşhisi konan hastalarımıza uyum sağladı. Onlara bu nakli gerçekleştirmiş olduk. Bir tarafta üzüntü, bir tarafta sevinç oluyor. Aile metanetli davrandı. Her 2 böbreğini de bize bağışladı. Her 2 böbrek de 2 hastamızda tutmuş oldu ve bunlar birer can buldu. 2 hastamız bu sayede hayata döndü. Böbrekler bize büyük sevinç yaşattı. Aynı anda her 2 hastamıza da ameliyatla nakil yaptık. Emeği geçen ekip arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Her 2 hastamıza yapılan nakilde böbrek uyum sağladı. Böbrek fonksiyonları normale döndü. Normal hayatlarına döndüler diyebiliriz. Rahat yemek yiyebilip su içebilecekler. Bu vesileyle organ naklinin farkındalığının yaratılmasını, tüm topluma yayılmasını istiyoruz. 2 genç hastamız hayat buldu. Gözler, kalp, karaciğer, akciğerleri de diğer hastalar üzerinde can bulabiliyor. Bağışın farkındalığının toplumda olması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.
‘TABURCU AŞAMASINA YAKLAŞTIK’
Nakil yapılan 2 gencin sağlık durumunun iyi olduğunu, yakın zamanda taburcu edileceklerini belirten Doç. Dr. Çağatay Çiçek, “Böbrek yetmezliği olduğu için hastalarımız periton diyalizi ve hemodiyaliz gibi böbrek tedavisi alıyorlardı. Böbrek fonksiyonlarını yerine koymak için yapılan tedaviler içerisinde en etkili olan yöntem böbrek nakli. Tüm dünyada ve ülkemizde tüm böbrek hastalarına yetecek kadar böbrek nakli yapmak mümkün olmuyor. Kadavra bağışı, bu hastaların hayatları için önem arz ediyor. Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çocuğumuzun beyin ölümü gerçekleşmişti. Organları bize sunuldu. Biz de listemizde bekleyen 2 kardeşimize böbreklerin uyumlu olduğunu gördük. Bu nedenle böbrekler bize geldi. Ben ve Üroloji Ana Bilim Dalı Öğretim üyelerimizden Doç. Dr. Kadir Ömür Günseren hocamızla birlikte aynı anda iki kardeşimize başarılı bir operasyonla böbrekleri naklettik. Şimdilik Osman hocamla birlikte hastalarımızı takip ediyoruz. Taburcu aşamasına yaklaştık” ifadelerini kullandı.
‘1 ÇOCUK 2 AİLEYİ SEVİNDİRDİ’
Kızına henüz 15 günlükken böbrek yetmezliği teşhisi konulduğunu, 14 yıldır hastanede tedavi olduklarını ve böbrek nakli için sırada beklerini belirten Berra Nağış’ın babası Musa Nağış, “Kızıma doğumundan hemen sonra ‘böbrek yetmezliği’ tanısı konuldu. Hastane süreçlerimiz başladı. Bir yakınımız bize Osman Hoca’yı önerdi. Balıkesir’den buraya tedavi için geldik. Yıllardır hocamıza tedaviye geliyoruz. Çeşitli tedaviler uyguladı. Kızımı 14 yaşına kadar getirdi. Artık ilaçların yetmediğini gördük. Periton diyalize geçtik. 8 aydan beri periton diyaliz görüyorduk ama onun da yetmediğini gördük. Hemodiyalize geçeceğimiz sırada kadavradan ailenin böbrek bağışı yaptığını duyduk. Tekrar hastaneye geldik. Başarılı bir şekilde hocalarımız nakli gerçekleştirdi. Hepsine çok teşekkür ediyorum. Şu an kızımız çok iyi durumda. Organlarını bağışlayan aileye çok teşekkür ediyorum. Biz yeni bir hayat bağışladılar. Böbrek nakillerinin de çoğalmasını, toplumda karşılık bulmasını isteriz. 1 çocuk 2 aileyi sevindirdi. Sevinmeyi bekleyen çok sayıda böbrek hastası çocuk var. Aileye çok teşekkür ederim. Bize altın bir tedavi sundular” dedi.
‘ÇOK DAHA ZOR GÜNLER YAŞAYACAKTIM’
Bağışçı aileye teşekkür eden Berra Nağış, “Doğuştan kronik böbrek yetmezliği hastalığım vardı. Diyalize bağlandığımda istediğim saatlerde dışarı çıkamıyordum. İstediğim şeyleri yiyemiyordum. Arkadaşlarımla buluşamıyordum. Rahat değildim. Geceleri uyuyamıyordum. Okula gidip geliyordum fakat akşam 12 saat diyalize bağlı yaşıyordum. Onlar bağışta bulunmasalardı çok daha zor günler yaşayacaktım. Çok teşekkür ederim. Organ naklinin yaygınlaşması çok daha güzel olur” ifadelerini kullandı.
‘KARŞI TARAFI DÜŞÜNÜNCE ACI ÇEKİYORUZ’
Kızı Emine Delice’nin böbrek naklinden önce haftanın 3 günü 4’er saat hemodiyaliz tedavisi görmek zorunda olduğunu belirten anne Kader Delice, “Küçük yaşta hasta oldu. Haftada 3 gün diyalize başladı. Pazartesi, çarşamba ve cuma günleri diyalize giriyordu. Sürekli ‘Anne bana böbrek ne zaman çıkacak?’ diye soruyordu. Hep onları söylüyordu. Eşim, telefonla arayıp böbreğin çıktığını söyledi. Sevindik, koşarak hastaneye geldik. Mutluyum. Diğer ailenin başı sağ olsun. Bir yandan mutlu oluyoruz ama karşı tarafı düşününce acı çekiyoruz” diye konuştu.
Emine Delice de uzun süre tedavi gördüğü odada, bu süreçte birçok resim ve karikatür çizdi. Çizdiği bir karikatürdeki kişiye, tedavisini yürüten Prof. Dr. Osman Dönmez’in, yanındakine de kendi ismini veren Emine Delice, “Osman hocam, sizi çok seviyorum. Çok teşekkür ederim. Allah size uzun sağlıklı ömürler versin. Allah başımızdan eksik etmesin” notunu yazdı. Doktorları da Delice’ye teşekkür edip sağlıklı bir yaşam diledi. (DHA)
Kaynak: Sözcü
8 yaşında beyin ölümü gerçekleşti; böbrekleriyle Berra ve Emine’ye hayat oldu yazısı ilk önce üzerinde ortaya çıktı.